Biden ve Batı tahrike devam ediyor

Rusya-Ukrayna savaşı devam ediyor. Biraz daha süreceğe de benziyor.

Ukrayna Devlet Başkanı, Biden’den ve Batı’dan aldığı gazla ve moralle hala ayakta.

Bu savaşa eylemli ve resmi olarak katılmadık deseler de ABD’nin ve Batılı devletlerin silah, mühimmat ve gayri resmi savaşçı gönderdikleri malum.

Bu savaş iki taraf içinde yıkım olacak. Zararı bunlar görecek. Aslında Türkiye’nin arabuluculuk çalışmasını aktive etmeleri kendilerinin yararınadır.

Çünkü Biden tercihini bu savaşın tüm hızıyla devam etmesi yönünde kullanıyor.

Bu da bu savaştan Biden, İngiltere ve Batılı ülkelerin yararları olduğunu gösterir.

Biden bunları yaparken 15 Nisan’da Ermeni diasporasının iftiralarını geçerli saydı ve 1915 Ermeni tehciri sırasında olmuş olayları soykırım olarak niteledi.

ABD’nin Türk’e dost olmadığı belli idi, lakin son yıllardaki yaptıkları bunu alenileştirdi.

ABD ve batılı ülkeler bunu yapar da bizdeki Ermeni severler boş durur mu. Onlarda fevvaren etme görevlerini yaptılar. Lakin Meclise vekil olarak girmiş bir milletvekili tehcir olayında yaşananların soykırım kabul edilmesi için önerge verdi. ‘Soykırım yapıldı diyorum ama ben buradayım’ der gibi.

Bu en basit deyimle densizliktir. Türk devletinin her konuda olduğu gibi bu konuda da başı dik durmalıdır. Çünkü tarihimizde utanılacak vaka yoktur.

Ermenilerin bunu yapmakta bir amacı olmalı. Yılmaz Karahan bu konuda şöyle düşünmektedir:

Ermeni terörünün amacı, sözde soykırım iddialarını ve Ermeni taleplerini dünya kamuoyuna duyurmaktır. Nihai hedef ise, “Büyük Ermenistan” rüyasıdır.

Bunun için uygulamaya konan ve 'dört T' şeklinde adlandırılabilecek olan plan şu dört kavrama dayanmaktadır. 1) Tanıtım,      2) Tanınma, 3) Tazminat, 4) Toprak

Yani, sözde Ermeni sorunu tüm dünyaya terör yoluyla “tanıtılacak”, sözde iddialar dünya kamuoyunca kabul edilip Türkiye’ce “tanınacak”, sözde soykırımdan dolayı Türkiye’den “tazminat” alınacak ve “Büyük Ermenistan” rüyasını gerçekleştirmek için gerekli olan “toprak” Türkiye’den koparılacaktır.

“Dört T” planına dayanak oluşturan Ermeni iddiaları ise şunlardır:

1)Türkler, Ermenistan’ı işgal ederek Ermenilerin topraklarını ellerinden almışlardır.

2) Türkler, 1877-78 savaşından itibaren Ermenileri sistemli olarak katliama tabi tutmuşlardır.

3) Türkler, 1915 yılından itibaren Ermenileri planlı şekilde soykırıma tabi tutmuşlardır.

4) Talat Paşa’nın, Ermenilerin soykırımına tabi tutulması konusunda gizli emirleri vardır.

5) Soykırımda hayatlarını kaybeden Ermenilerin sayısı 1.5 milyondur.

***

Malum bu istek, arzu ve oyunlarına karşı milli kimlik, akıl ve tarih yoluyla cevap verilmeli ve Türk devletinin içerde veya dışarda ezilmesine, yıpranmasına izin verilmemelidir.