Tahıl koridoru herkesin işine geliyor

Namık Kemal Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Okan Gaytancıoğlu, “Tahıl koridoru herkesin işine geliyor dünyada. Ukrayna ciddi tahıl üretimine sahip bir ülke. Bu tahılların dünya pazarına ulaşması içinden geçtiğimiz süreçte önemli. Bu koridor ile herkes kazanıyor” dedi.

Fatih  Erboz
Fatih Erboz Tüm Haberleri

Dünyada yaşanan pandemi dönemi ve Ukrayna-Rusya savaşının başlamasının ardından bütün dünyanın gözü Ukrayna’dan açılacak olan tahıl koridorunda. Daha önce iki defa uzatılan tahıl koridoru antlaşmasının bir kez daha uzatılması için Türkiye ve BM’nin uğraşlar verdiğine dikkat çeken Namık Kemal Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Okan Gaytancıoğlu, “Tahıl koridoru herkesin işine geliyor dünyada. Ukrayna ciddi tahıl üretimine sahip bir ülke. Bu tahılların dünya pazarına ulaşması içinden geçtiğimiz süreçte önemli. Bu koridor ile herkes kazanıyor. Burada tek sorun Ukrayna’nın tahıl ürünlerinin dünya pazarına açılırken, Rusya’nın ürünlerine izin verilmemesi. Rusya’da ürününü satmak istiyor. Çözüm aranan konu bu. Ancak tahıl koridoru tüm dünya ülkelerinin işine geldiği için sorun çıkmayacağı yönünde bir kanaat mevcut” dedi.

Ukrayna’nın ve eski SSCB ülkelerinin tarım üretiminde komünist rejimden kalma avantajlarının olduğunu ifade eden Gaytancıoğlu şunları söyledi: “Dünyadaki nüfus artışı, küresel iklim değişikliği, yağış rejimlerinin değişmesi ve buna bağlı pek çok etken nedeniyle dünyada gıda ihtiyacı her zamankinden daha da fazlalaştı. Artık şunu herkes biliyor ki üçüncü dünya savaşı gıda ve su kaynakları nedeniyle çıkacak. Bu nedenle tahıl koridoru önem kazanıyor. Ukrayna, Romanya, Rusya, Bulgaristan gibi ülkeler komünist rejimin getirdiği devletçilik anlayışı sonucu bu dönem avantajlı konuma geçti. Her şeyden önce toprakları, ekim yapılan arazileri bölünmedi. Bin, bin 500 dekarlık alanlarda, kaliteli tohumlarla planla üretim yapabiliyorlar. Bu nedenle üretimleri çok fazla. Ukrayna öteden beri zaten dünyanın ekmek sepeti. Tahıl üretimi, mısır, ayçiçeği üretim yüksek. 20-23 milyon ton tahıl üretirken bunun 2 milyon tonunu kendi iç pazarında ancak tüketebiliyor. 20 milyon tonunu satıyor. Rusya bu durumu öngördüğü için tarım politikalarını revize etti, 80 milyon ton tahıl üretiyor, bunun 30 milyonunu kendi iç pazarında tüketiyor. 50 milyon tonunu satıyor. Tahıl koridorunun önemi bu rakamlara bakıldığında kendiliğinden anlaşılacaktır.”

Rusya Ukrayna savaşı nedeniyle dünyanın tedirgin bir sürece girdiğini kaydeden Gaytancıoğlu, “Ukrayna’daki buğday ve tahıl ürünleri dünyaya ihraç edilirken, güvenli bir şekilde en rahat boğazlar yoluyla gidebiliyor. Alternatif yol deneniyor ancak AB ülkelerindeki çiftçiler bu tahıl ürünleriyle rekabet edemedikleri için bu tahılın AB ülkelerine gelmesini istemiyor. Geldiği takdirde isyan çıkarıyor. Ektikleri üründen para kazanamıyor. Gümrük Birliği ile gelen ürünler zaten AB ülkelerindeki üreticilerin mallarından sonra pazara girebiliyor. AB tarım politikası kendi üye ülkelerinde bu tahılı satmaya uygun değil. Bahsedilen diğer güzergahı da kullanamıyorlar. Dolayasıyla tek yol yine boğazlardan geçen tahıl koridoru. Bunu da Rusya rahatsız ettiği için sorun çıkıyor. Rusya elindeki buğdayı satamıyor” diye konuştu.

Rusya’nın ürünlerine uygulanan ambargo gereği kendi kalını da bu koridordan geçirmek istediğini bunun yanı sıra kendisi de alternatif yollardan mal satmak istediğini belirten Gaytancıoğlu, “Rusya, Ukrayna’nın tahılı dünya pazarlarına açılırken, kendi tahıl ürünlerinin dünya pazarına açılmamasından rahatsız. Tahıl koridorundan geçen tahılın ancak 700 bin tonluk kısmı söylendiğine göre Afrika ülkelerine gidiyor diğer kısım batılı ülkelere gidiyor. Rusya bunu bildiği için, kendi gazını, petrolünü, tahılını satamadığı için koridorun güvenliğini bilerek tehdit ediyor. Bu sorunun çözülmesi için uğraş veriliyor içinden geçtiğimiz süreçte” ifadelerini kullandı.

Tahıl koridorunun Rusya ve ABD arasındaki yeni bir savaşın versiyonu olduğunu anlatan Gaytancıoğlu, şunları belirtti:

“Ukrayna’nın tahılının dünyaya ulaşması için oluşturulan tahıl koridoru üzerinde verilen mücadele aslında ABD-Rusya rekabetinin de yeni bir versiyonu. Dolayasıyla sorun biraz da buradan kaynaklanıyor. Ancak koridorun açılması herkesin işine geliyor. Ukrayna’da Cargill başta olmak üzere Bayer gibi uluslararası ya da çok uluslu diyebileceğimiz şirketler var. Bu şirketler zaten buralardaki tahıl üretimini de kontrol ediyor. Yani aslında tahıl koridorundan giden tahıldan Ukraynalı çiftçi değil, bu uluslararası gıda kartelleri kazanç sağlıyor. Bir de bu boyutu düşünürsek tahıl koridorunun hayata geçmesi ister istemez önemli ve kaçınılmaz oluyor. Dünyanın da bu tahıla ihtiyacı olduğu için, bu Rusya’yı da rahatlatabileceği için herkesin işine gelir diyorum. BM ve Türkiye’de burada tahıl koridorunun açılması için girişimlerde bulunuyor, sonuç almaya çalışıyor. Ancak şunu da unutmayalım ki tahıl koridoru bize pandemiden sonra olduğu gibi Türk tarımının politikaları açısından çok şeyler öğretti. Bunları dikkate alarak tarım politikalarımızı belirlememiz gerekiyor. Tahıl koridorundan geçen tahıl Türkiye’nin de işine yarıyor. Son yıllarda tahıl ithalatımız arttığı için bu tahıldan Türkiye’de faydalanıyor.”

11 Eyl 2023 - 16:00 - Gündem

Muhabir  Fatih Erboz



göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Anayurt Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Anayurt Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Anayurt Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Anayurt Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.