Türkiye’de gazetecilik mesleğini icra edenleri onurlandırmak için 10 Ocak ta “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak ilan edilmiştir.
Bu kutlama gazetecilik mesleğini icra edenleri onurlandırmak için 1961 yılında kutlanmaya başlayan Türkiye’ye özgü kutlama günüdür.
“212 sayılı kanun” 4 Ocak 1961’de kabul edilmiş, Resmi Gazete ’de yayımlanma tarihinden dolayı 10 Ocak olmuştur.
Yasayla birlikte gazetecilerin sosyal ve yasal hakları güvence altına alınmış oldu bu durumdan rahatsız olan dokuz gazete patronu ‘boykot’ kararı almış gazetelerini üç gün boyunca çıkarmayacaklarını duyurmuşlardır. Tarihe “Dokuz patron olayı” olarak geçen bu günde gazeteciler boykot sürecinde Basın adını verdikleri gazete yayımlamaya karar vermişlerdir. Boykot süresince düzenli olarak gazete yayını sürmüştür. Bu olay sonucunda Çalışan Gazeteciler Bayramı olarak kutlanmaya başlandı ve 1971’de “Çalışan Gazeteciler Günü” halini aldı.
Peki, gazeteciler geçmişten günümüze bu haklardan ne kadar yararlanabildi? Basının hür olması sadece anayasada adı geçen bir hak mı? Yoksa sansür dört bir yanımızı sardı mı?
Gazetecilerin yazılarının makaslanması, yaptırımlar uygulanması geçmişten beri bilinen bir gerçek ne yazık ki. Böyle gelmiş böyle gider mantığıyla halkın doğru bilgi alması engellenmeye çalışılmış mesleğini icra eden basın emekçilerine çeşitli baskılar uygulanmıştır.
Sadece bizim ülkemizle sınırlandırmamak lazım, dünyanın pek çok yerinde gazetecilik sansüre boyun eğmeye zorlanan yegane meslek gruplarından.
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) 2020 yılı Basın Özgürlüğü Raporu'nda yer alan verilere göre, 1 Aralık itibarıyla dünya genelinde 387 medya mensubu mesleği nedeniyle cezaevinde. Hapiste bulunan gazetecilerin yüzde 61’i Çin, Suudi Arabistan, Mısır, Vietnam ve Suriye’de bulunuyor. Raporda, hapisteki gazetecilerin yanı sıra 54 gazetecinin kaçırıldığı 4’ünün de kayıp olduğu bilgileri veriliyor.
Türkiye’de 1 Aralık itibariyle 13 gazeteci mesleğinden dolayı cezaevinde. RSF’nin yaptığı basın özgürlüğü listesinde Türkiye 180 ülke içerisinde 154’cü sırada yer alıyor. Raporda 130 gazetecinin koronavirüsle ilgili yaptığı haberler nedeniyle keyfi tutuklandığı bilgileri veriliyor.
Raporda dünya genelinde cezaevlerinde bulunan kadın gazeteci sayısı 42 olarak açıklanırken kadın gazetecilerin toplam tutuklu gazetecilere oranında geçen yıla göre yüzde 35’lik artış yaşandığı belirtiliyor.
Gazeteciler dünyanın her yerinde Afrika’dan Çin’e seslerini duyurmaya çalışıyor. Halkın doğru bilgi alması için. Ülkemizde de gerçek habercilik için çabalayan gazetecilerimiz var.